Her ülke kendi adalet anlayışına göre ceza sistemini belirlemektedir. Ülkelerin ceza sistemi aslında o ülkenin toplum yapısını da ortaya koymaktadır. Yaptırımların caydırıcı olması o ülkenin toplumunun rahat bir hayat sürmesini sağlamaktadır. Bizim ülkemizde ceza hukuku anlayışını ceza genel ve ceza özel hukuku olarak iki bölümde inceleyebiliriz. Genel ceza hukuku dendiği zaman akla genel hükümler, suçun unsurları, suçu ortadan kaldıran etkenler, suçun cezasını azaltan sebepler gelmektedir. Ceza özel hukuku dendiği zaman ise kanun koyucu tarafından ceza yaptırımları ile yasaklanan fiiller akla gelmelidir. Bir fiilin cezalandırılabilmesi için belli unsurların mevcut olması gerekir. Suçu oluşturan temel unsurlar, tipiklik, maddi unsur, hukuka aykırılık unsuru ve manevi unsurdur.
1. Kanuni unsur (tipiklik)
Kanuni unsur, işlenmiş bulunan bir fiilin ceza kanununda düzenlenen suç tanımına birebir uygun olmasıdır.
2. Maddi unsur (hareket/fiil)
Suçun meydana gelebilmesi için failin bir hareket yapması gerekmektedir. Fiilden kasıt, insanın kendi iradesiyle dış dünyayı değiştiren bir iş ortaya çıkarmasıdır. Mesela epilepsi hastasının bilincini kaybettiğinde gerçekleştirdiği hareketler fiil unsuru taşımaz.
3. Hukuka aykırılık unsuru
Suçun oluşması için fiilin hukuka aykırı olması gerekmedir. İlke olarak kanuni unsuru gerçekleştiren bir hareket hukuka aykırıdır. Fiilin suç olabilmesi için ayrıca hukuka uygunluk nedenlerinin bulunmaması gerekmektedir. Hukuka uygunluk nedenleri ceza sorumluluğunu kaldırır. Bunlar:
1- Kanun hükümlerinin yerine getirilmesi (TCK m. 24)
2- Meşru savunma (TCK m. 25)
3- Hakkın kullanılması ve ilgilinin rızası (TCK m. 26)
4. Manevi unsur
Suçu gerçekleştiren son unsur tipik, hukuka aykırı fiilin isnat yeteneği var olan bir kimse tarafından bilerek ve istenerek yapılmasıdır. Kusursuz suç ve ceza olmaz. Kusurluluk kast veya taksir şeklinde ortaya çıkabilir. Kast, suçun kanuni tanımındaki unsurların bilerek ve istenerek gerçekleştirilmesidir. Kural olarak suçun oluşması kastın varlığına bağlıdır. Kast doğrudan kast ve olası kast olmak üzere ikiye ayrılır. Doğrudan kast bilerek ve isteyerek suçun işlenmesidir Olası kast ise kişinin, suçun kanuni tanımındaki unsurların gerçekleşebileceğini öngörmesine rağmen fiili işlemesi olup, olası kastta kasıtlı suçun cezası indirilerek verilir. Taksirle işlenen fiiller ise kanunun açıkça belirttiği hallerde cezalandırılır. Taksir, dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırılık dolayısıyla, bir davranışın suçun kanuni tanımında belirtilen neticenin öngörülmeyerek gerçekleştirilmesidir. Taksir; bilinçli taksir ve bilinçsiz taksir olmak üzere ayrılmaktadır. Bilinçli taksir de fail neticeyi öngörmesine rağmen istemez. Örneğin, iyi bir şoför olduğuna güvenen kimsenin hız yaparak birine istemeden çarpması durumu bilinçli taksirdir. Bilinçli taksir genel cezayı ağırlaştırır, taksirli suçun cezası artırılarak verilir. Bilinçsiz taksir ise, failin gereken dikkat ve özeni gösterseydi öngörebileceği neticeyi öngörememesidir. Örneğin failin fren yerine gaza basması böyledir.
Ceza hukukuna hakim olan ilkeler ise şunlardır:
1- Kanunsuz suç ve ceza olmaz
2- Ceza kanunun bağlayıcılığı ilkesi
3- Ceza sorumluluğunun şahsiliği ilkesi
4- Adalet ve kanun önünde eşitlik ilkesi
Comments