Kesin Evlenme Engelleri Nelerdir? Kesin Evlenme Engelli Olmasına Rağmen Evlilik Bir Şekilde Gerçekleşirse Akıbeti Ne Olacak?
Medeni kanun bir kadın ve bir erkeğin geçerli bir şekilde evlenebilmesi için bazı şartların varlığını aramıştır. Bu aradığı şartların gerçekleşmesinin yanında olumsuz koşul olarak evlenme engellerinin bulunmamasını da aramıştır. Buna göre bir kadın ve erkeğin evlenmesi için aranan olumlu şartlar varsa kural olarak evlenmelerinde bir engel yoktur. Ancak ehliyet gibi olumlu şartın varlığının yanı sıra bir de evlenme engeli dediğimiz bazı durumların da mevcut olmaması gerekmektedir. Bu yazımız da genel olarak evlenme engellerine açıklık getirmeye çalışacağız.
Evlenme engellerinin hepsi evliliği aynı derece etkilememektedir. Buna göre bazıları sonuç olarak evlenmenin hükümsüzlüğü(mutlak butlan) sonucunu doğururken bazı evlenme engelleri ise böyle bir sonuç meydana getirmez. Evlenme engellerini kesin evlenme engelleri ve kesin olmayan evlenme engelleri olmak üzere ikiye ayırırız.
Kesin evlenme engelleri:
Evliliğin geçerli bir şekilde yapılabilmesi için mutlak olarak bulunmaması gereken engellere kesin evlenme engelleri denir. Kesin evlenme engelinin bulunmasına rağmen yapılan evlilik mutlak butlanla sakattır. Kesin evlenme engelleri şunlardır:
Hısımlık:
Medeni kanuna 129’a göre yakın hısımlar arasında evlenme yasağı bulunmaktadır.
Kan Hısımlığı: Üst soy ile altsoy arasında, kardeşler arasında, amca, dayı, hala ve teyze ile yeğenleri arasında evlenmek yasaktır.
Üstsoy ile altsoy arasındaki evlenme yasağının bir derecesi yoktur. Yani bir kimse kaçıncı derece olursa olsun torunu, büyükbabası, büyük büyükbabası ile evlenemez. Ancak kanun yansoy hısımlığı bakımından bir derecelendirme yapmış ve sadece üçüncü dereceye kadar yansoy hısımları arasında evlenme yasağı koymuştur.
Kayın hısımlığı: Kayın hısımlığı meydana getirmiş olan evlilik sona erse bile, eşlerden biri ile diğerinin üstsoyu veya altsoyu arasında evlenme yasaktır. Yani bir kadın boşandığı veyahut ölen eşinin babası, dedesi ile veya eşinin önceki evliliğinden olan oğlu ile evlenemez; fakat kocasının erkek kardeşi veya amcası- dayısı ile evlenmesine bir engel yoktur.
Bunların yanında evlat edinen ile evlatlık arasında veya bunlardan biri ile diğerinin altsoyu ve eşi arasında kesin evlenme engeli vardır.
Mevcut Evlilik:
TMK madde 130 ‘da ki düzenlemeye göre; bir kimse mevcut evliliğinin sona erdiğini ispat etmediği sürece yeniden evlenemez. Mevcut evliliği devam ederken her nasıl olmuşsa evlenen kişinin 2. Evliliği mutlak butlanla sakattır, geçersizdir. Fakat 2. Evliliğinin mutlak butlanına karar verilmeden önce ilk evlilik sona ermişse ve yapılan 2. Evlilikte diğer eş iyiniyetli ise ikinci evlenmenin butlanına karar verilmez. (MK 147/3). Diğer eşin iyiniyetinin evlenme sırasında olması yeterli olup evlilik boyunca iyiniyetli olması aranmaz.
Eğer eşlerden birinin gaipliğine karar verilmişse diğer eş mahkemede evliliğin feshini talep etmedikçe yeni evlenme geçerli olmayacaktır.
Akıl Hastalığı (MK133):
Medeni kanuna göre akıl hastaları, evlenmelerine tıbbi sakınca bulunmadığı resmi sağlık kurulu raporuyla anlaşılmadıkça evlenemezler. Akıl hastalığı bir kesin evlenme engeli olmakla birlikte, bütün akıl hastalıkları evlenmeye engel değildir. Burada önemli olan kriter evlenemeyecek kadar akıl hastası olması halidir. Evlilik birliğine zarar verebilecek ve ırsen geçebilecek akıl hastalıkları genel görüşe göre kesin evlenme engeli oluşturabilir.
Kesin olmayan evlenme engelleri:
Kesin olmayan evlenme engelleri, aslında bir evlilikte bulunmaması gereken ancak bulunması halinde kesin evlenme engeli oluşturmayan durumlardır. Bu hallerde evlenme yapılsa bile evlilik geçerli olur.
Kadının bekleme süresi:
İddet süresi doğrudan kanunda düzenlenmiş olup sadece kadınlar için hüküm altına alınmıştır. Buna göre, kural olarak evliliği boşanma, ölüm veya iptal/hükümsüzlük sonucu sona ermiş olan kadın evliliğin bu sebeplerden biri ile sona erme anından itibaren üçyüz (300) gün geçmedikçe tekrar evlenemez. Kadın 300 günlük bekleme süresi dolmadan doğurursa süre kendiliğinden biter ve evlenmesine bir engel kalmaz. Ayrıca kadının önceki evliliğinden gebe olmadığı anlaşılırsa veya eski eşiyle barışacaksa bu süre mahkeme kararıyla kaldırılır. Bu süreye uyulmadan yapılan evlilik yine de geçerli olur.
Tehlikeli/Bulaşıcı hastalıklar:
1930 Tarih ve 1593 Sayılı Umumi Hıfzısıhha Kanunu, bulaşıcı bazı hastalıkları kesin olmasa da evlenme engeli olarak saymıştır. Bu hastalılara rağmen yapılan evlilikler geçerli olur. Bu hastalıklar; frengi, bel soğukluğu, yumuşak şankr, cüzam, AIDS gibi hastalıklardır.Kanuna göre bu hastalıklardan birine sahip olan kişi iyi olduğuna dair hekim raporu almadıkça nikahı kıyılamaz. Ancak nikahı kıyılması durumunda da geçerli bir evliliğin hüküm ve sonuçlarını doğurur.
Comments